Yeni mezuna prim muafiyeti



1 Ocak 2012'de genel sağlık sigortası yürürlüğe girince Türkiye'de ikamet eden herkes genel sağlık sigortalısı oldu. Sigortalı olarak çalışanlar ve bir sigortalının bakmakla yükümlü olduğu kişiler açısında genel sağlık sigortalısı olmak ek bir maliyet yaratmadı.

Ancak sigortalı olarak çalışmayan ve bakmakla yükümlü olunan kişi statüsü sona erenlerin gelir testine girmesi gerekiyor. Gelir testi sonucunda hiçbir geliri olmayan veya geliri asgari ücretin üçte birinden düşük olanların primleri devlet tarafından ödeniyor. Bugünlerde Meclis Genel Kurulunda görüşülmekte olan kanun tasarısı ile yeni mezunların gelir testi çilesi bitiyor.

Kim test yaptıracak?

Bakmakla yükümlü olunan kişi statüsü sona erenlerin, işsiz kalanların, isteğe bağlı sigorta primi ödemeyi bırakanların, malullük dul veya yetim aylığı kesilenlerin gelir testi yaptırması zorunluluğu söz konusu. Dolayısıyla, çalışmaktayken işsiz kalanların, askerden dönenlerin, liseden veya üniversiteden mezun olanların gelir testi yaptırmaları gerekiyor. Bu kişiler gelir testi yaptırmazlarsa adlarına her ay prim borcu birikiyor.

Bir sigortalının eşi kaç yaşında olursa olsun bakmakla yükümlü olunan kişi statüsündedir ve eşi çalışmaya devam ettikçe sağlık hizmetlerinden prim ödemeden yararlanabilir. Diğer yandan, sigortalının çocukları için yaş şartı söz konusudur. Sigortalının çocukları 18 yaşını dolduruncaya kadar sigortalı üzerinden sağlık hizmeti alabilir. Lise ve dengi öğrenim gören çocuklar için ise yaş şartı 20 olarak uygulanır. Üniversiteye devam edilmesi halinde ise yaş şartı 25'e yükselir. Ancak yaş sınırı geçildiğinde öğrenime devam ediliyor olsa bile, çocuklar anne babası üzerinden sağlık hizmetlerinden yararlanamazlar. İşte sorun da tam bu noktada başlıyordu. Üniversiteyi bitiren bir genç mezun olduktan sonra iş bulamazsa karşısına bir de genel sağlık sigortası primi çıkıyordu. Meclis Genel Kurulundaki düzenleme bu sorunu çözecek nitelikte.

Garabet bitiyor

Gelir testi yapılırken esas alınacak kişiler aynı hane içerisinde yaşayanlardır. Hane içerisindeki kişilerin gelirleri toplanarak gerçekleştirilen gelir tespiti sonrası, bu gelir hanedeki kişi sayısına bölünüyor ve ortaya kişi başı gelir çıkıyor. Mezun gencin geliri hesaplanırken aynı hanede yaşayan anne ve babasının geliri de dikkate alınıyor. Yani anne ve babasının geliri hanedeki kişi sayısına bölündüğünden, kendi geliri olmayan yeni mezunun yüksek bir geliri varmış gibi değerlendiriliyor ve sonuçta genel sağlık sigortası primi ödemek zorunda kalabiliyor. Çalışmayan ve geliri olmayan yeni mezun, ailesinin geliri düşünülerek belirlenen primi ödemek zorunda kalıyordu.

Düzenleme bu şekilde olunca pek çok genç anne ve babasının ikameti dışında bir yere ikametini aldırarak gelir testi yaptırıyor ve prim borcundan kurtuluyordu. Ancak aile ilişkilerini sorgulanır hale getiren bu uygulama tam anlamıyla bir garabetti. Bu durumdaki gençlerin prim borcunun 2 yıl süreyle devlet tarafından ödenmesi bu garabetin son bulması anlamına gelecek.

Konular